Zaman....
Öyle hızlı akıp geçiyor ki... Her adımda arkasına hiç bakmadan...
Umutlarımla bırakarak beni bir başıma...
Gözlerimin ardındaki hüznü, her adımında sararttıklarını fark edemeden...
Yüreğime yağdırdıklarıyla çürüttüğü bedenimi umursamadan...
Zaman akarken zerre zerre hayatımdan, fark edemedim yokluğunu!!!
Silindin usulca zihnimden, yansırken başka aşkların gölgesi bedenime...
Bir kez olsun hatırlamadım seni hapsettiğim geçmişi...
Unuttum, unutuldun sen en aşkla olan..
Bir damla özlem yer etmedi yüreğimde..
Ve...
Zaman ilerledikçe tozlandın gençliğimle
Sonra...
Dalga geçercesine yavaşladı hızla akan zaman, aniden...
İşte o zaman yetişti gençliğim en tatlı yerinde
Dokundu omzuma hafifçe..
Gülerek hüznüme..
O an yansıdın zihnime geçmişten gelen...
Akıp giden zamanla demlenmiştin acı acı..
SANA GEÇ KALMIŞTIM EY AŞK, SARARTTIĞIM ÖMRÜMLE....
Gerçekler hiç bu kadar acıtmamıştı. Kâbuslar her ne kadar ürpertici olsa da, hayallerin karanlık yüzünü yansıttıkları için daha tatlı geliyordu. Ya da gerçekten mazoşistim… Ama bir şeyden kesinlikle eminim. Gerçekler beyazdı. Sahte ve ihanet dolu... Tıpkı ben gibi… Kâbuslarsa siyahtı. Korkutucu ama güven dolu… Ölüm gibi…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder